Türk Nöroşirürji Dergisi 2022 , Vol 32 , Num 1
Pineal Bölge Tümörlerindeki Tecrübelerimiz
Elif BAŞARAN GÜNDOĞDU
1Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Beyin ve Sinir Cerrahi Kliniği. Yıldırım/Bursa Giriş: Pineal bölge tümörleri, pediatrik intrakranial tümörlerin 3-8%"ini, erişkin intrakranial tümörlerin 0,4-1%"ünü oluşturmaktadır. Tedavisinde, cerrahi ile birlikte tümörün patolojisine göre kemoterapi ve radyoterapi tedaviye eklenmektedir.

Gereçler ve Yöntem: Hastaların verileri retrospektif olarak tarandı. 2010-2020 tarihleri arasında 9 pediatrik vaka analizi yapıldı. Hastaların preoperatif şikayetleri, bulguları, radyolojik görüntüleri, postoperatif radyolojik görüntüleri, hidrosefali gelişip gelişmediği, patolojileri, RT-KT alıp almadıkları tarandı.

Tartışma: Pineal bölge, posterior bazal sisterna içerisinde, üçüncü ventrikülün tavanının posteriorunda yer alır (2). Bu bölgenin lezyonları genelde heterojen lezyonlardır ve esas olarak pineal parankimal tümörleri, pineal bölgenin papiller tümörlerini ve germ hücreli tümörleri içerir (1). Büyük boyutlara geldiğinde aquaduct stenozuna bağlı olarak hidrosefali gelişmektedir (2). Benign pineal tümörler sadece cerrahi ile tedavi edilebilirken, malign tümörlerde agresif rezeksiyon ve RT-KT eklenmesi gerekir. Son derece radyosensitif olan saf germinomlar, tek başına geleneksel radyasyon tedavisi ile tedavi edilebilir (3).

Sonuç: Pineal bölge tümörleri yerleşiminin elegan bölgede olması nedeni ile cerrahisi oldukça zordur. Preoperatif ya da postoperatif hidrosefali tedavisi gerektirebilmektedir. Patolojik tanıya bağlı olarak da KT-RT tedaviye eklenmesi gerekebilir. Sunulan vakalarda ulaşılabildiğince yaşanılan tecrübelerimiz sunulmuştur. Anahtar Kelimeler :