GEREÇ ve YÖNTEMLER: Bu retrospektif klinik çalışmada Ocak 2016-Aralık 2019 tarihleri arasında merkezimizde hipofiz adenom tanısıyla ameliyat edilen 124 hastanın klinik, hormonal, radyolojik ve cerrahi verileri değerlendirildi. Hastaların yaşı, cinsiyeti, başvuru şikayetleri incelendi. Postoperatif dönemde takipleri 1. günde, 3., 6. ve 12. aylarda çekilen kontrastlı hipofiz MR ile yapıldı ve tümör rekkürans, regresyon veya progresyon durumları değerlendirildi. Hastaların postoperatif gelişen komplikasyonlar değerlendirildi.

BULGULAR: 124 olgunun 57'si kadın idi. Yaşları 20 ve 79 arasındaydı ve ortalamaları 49,9'du. En sık görülen başvuru yakınması görme bozukluğuydu. Tanı anında hipofiz MRG'lerinde tümör boyutu 120'sinde 1 cm'den büyük (makro adenom) ve 4'ünde 1 cm'den küçüktü (mikroadenom). En sık karşılaşılan tümör boyutu 11-30 mm arasındaki gruptu. 39 hastada immünreaktivitesi göstermeyen ve 85 hastada immünreaktivitesi gösteren hipofiz adenom saptandı. İmmünreaktivitesi gösteren adenomlardan en sık görülen FSH, LH salgılayan hipofiz adenomomlarıydı. Erken post-operatif en sık görülen komplikasyon geçici diabetes insipitustu.

SONUÇ: Hipofiz adenom tanısıyla endoskopik endonazal transsfenoidal yaklaşım uygulanan hastaların perioperatif bakısında detaylara dikkat edilmesi, komplikasyonları en aza indirmeye ve terapötik sonuçları en üst düzeye çıkarmaya katkı sağlamaktadır. Hipofiz adenomlarda, endoskopik endonazal transsfenoidal cerrahi oldukça başarılı bir yaklaşımdır. Endoksopik hipofiz adenomlarının cerrahisi yüksek ve tatmin edici başarı oranı göstermiştir. Anahtar Kelimeler : Hipofiz bezi, Hipofiz adenomu, Transsfenoidal yaklaşım, Endonazal endoskopik yaklaşım, Komplikasyon