2Haydarpaşa Sultan Abdülhamid Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroşirürji Kliniği, İstanbul, Türkiye
3Sanko Üniversitesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Gaziantep, Türkiye
Özet
AMAÇ: Bilgisayar destekli navigasyon sistemleri nöroşirürjikal girişimlerde normal beyin dokusuna olan cerrahi zararı en aza indirmede kullanılan sistemlerdir. Çalışmada, Ultrasonografi (USG) cihazı yardımı ile farklı natürdeki lezyonlarda rezeksiyon başarısını intraoperatif olarak değerlendirmek ve ultrasonun etkisinin incelenmesi amaçlandı.YÖNTEM ve GEREÇ: 2010 - 2014 yılları arasında 38 supratentorial kitlesi olan hastaya ultrason yardımı ile cerrahi rezeksiyon uygulandı. Hastaların tamamı hem intraoperatif ultrason ile hem de postoperatif manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ile rezidü tümör ve rezeksiyon sınırları açısından kontrol edildi.
BULGULAR: Gliomalar, menenjiyomlar, vasküler ve inflamatuvar lezyonların hemen hemen tümünde kitle sınırları, kaviteleri (düşük dereceli tümörlerde dahil) ve yerleşimleri %94 (36/38) oranında doğrulukla saptandı. Sadece diffüz özellikli ve geniş ödemi olan tümörlerde sınır tayininde zorluk görüldü. Histopatolojik olarak 31 glial tümör (13 grade 4 tümör, 4 grade 3 tümör, 10 grade 2 tümör, 4 grade 1 tümör), 2 kavernom, 1 tromboze anevrizma, 1 kronik granülomatöz lezyon, 2 ensefalit ve 1 atipik menenjiyom, olgusu saptandı. Cerrahi sonrası olguların tümünde gross total rezeksiyon sağlandı ve hiç birinde ek nörolojik kayıp gözlenmedi.
SONUÇ: Renkli doppler özelliği ultrasonun vasküler yapıların lezyon ile ilişkisini sağlıklı olarak göstermekte ve rezeksiyon başarısını artırmaktadır. Rezeksiyon genişliğinin intraoperatif olarak gerçek zamanlı saptanması ultrasonun bir diğer avantajı olarak görülmektedir. İntraoperatif ultrason ve renkli doppler özelliğinin derin ve yüzeyel kortikal izdüşümünde zorluk arzeden tümörleri saptamada iyi ve güvenli bir kılavuz olduğu anlaşılmıştır.