Özet
Araknoid kistler çocukluk çağında kistik BOS kaviteleridir. Gelişmiş radyolojik tekniklerle insidanslarında artış görülmektedir. Sık görülen pediatrik orta fossa araknoid kistleri dışında, quadrigeminal sistern araknoid kistleri(QSAK) posterior fossa araknoid kistlerinin üçüncü sıklıkta görülen tipidir. Konjenital olduğu düşünülen bu bölge araknoid kistlerinde başağrısı, bulantı, kusma, nöbet, işitme kaybı, başdönmesi, davranış değişiklikleri ve psikomotor retardasyon en sık semptomlardır. Özellikle infantlarda makrosefali sık görülmekte ancak serebral kolliküller, pineal bez ve beyin sapının kompresyonuna bağlı lokalize ettirici fokal nörolojik bulgular daha az görülmektedir. QSAK tentorial açıklıkta kolliküller arasında yer alıp, serebellum kist tarafından genellikle inferiora itilmiştir. Kusma, bacaklarda kasılma, çift görme, dengesizlik, başağrısı şikayetleriyle başvuran 14 yaşında bir kız çocuğunda QSAK'ne sekonder gelişen hidrosefali tanısıyla opere edildi. Daha önce takılan şant sistemi yeniden düzenlendi: lateral ventriküle yeni bir şant yerleştirildi ve ayrı ayrı pompalardan gelen peritoneal uçlar Y-konnektör ile birleştirilerek daha önceki peritoneal uca konnekte edildi. Postoperatif dönemde erken ve geç dönem kontrol tomografik incelemelerinde kist ve ventriküllerin kontrollü bir şekilde küçüldüğü, hastanın tüm nörolojik bulgularının düzeldiği saptandı. Stereotaktik aspirasyon, kraniotomiyle kist eksizyonu, kist fenestrasyonu, kistosisternostomi, ventrikülokistostomi, kistoperitoneal şant, endoskopik fenestrasyon QSAK'lerinde en sık kullanılan tedavi yöntemleridir. Bu nedenle aquadukt stenozuyla birlikte seyreden QSAK olgularında kistoperitoneal şant uygulamasına ventriküloperitoneal şant uygulaması da dahil edilmelidir.