Türk Nöroşirürji Dergisi
2017 , Vol 27 , Num 3
Kraniosinostozda Moleküler Genetik
1Acıbadem Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Pediatrik Nöroşirürji Bölümü, Acıbadem Altunizade Hastanesi, İstanbul, Türkiye
Kraniosinostozların moleküler genetiği ile ilgili çalışmalar son 20 yılda önem kazanmıştır. Kalvarial sütürlerin gelişimi ve erken kapanması
ile ilgili oldukça detaylı genetik mekanizmalar gösterilmiştir. Çok sayıda yolağın bu süreçte rol oynadığı ortaya konmuştur. Nonsendromik
ve sendromik kraniosinostozlarda 60"a yakın gen mutasyonunun bu patolojilere neden olduğu ispatlanmıştır. Günümüzde
kraniosinostozların primer tedavisi cerrahidir. Asıl amaç kozmetik nedenler değil mevcut intrakranial basıncın azaltılması ve çocuğun
nöromotor gelişiminin zarar görmeden devam etmesidir. Bu majör cerrahilerin mortalitesi %1,5-2 aralığındadır. Önümüzdeki yıllarda
bu gen mutasyonları üzerine etkili olabilecek yeni terapötik yöntemler ile cerrahi morbiditeyi azaltmak ve postoperatif süreçte tekrar
sütür kapanmasını önlemek esas hedef olacaktır.
Anahtar Kelimeler :
Kraniosinostozis, Moleküler genetik, Sütür kapanması, MSX2