Türk Nöroşirürji Dergisi
2020 , Vol 30 , Num 3
Torakolomber Bileşke Kırıklarına Yaklaşım
1İnönü Üniversitesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Malatya, Türkiye2Uludağ Üniversitesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Bursa, Türkiye Torakolomber bileşke kırıkları T10-L2 vertebralarını içine alan kırıklardır. Tedavi algoritması oluşturulmasında torakolomber bileşke kırığının stabilite ve instabilitesinin değerlendirilmesi önemlidir. Torakolomber bileşke kırıklarında Denis"in üçlü kolon teorisi; Orta kolon dışında sadece anterior ve posterior kolonda kırık var ise stabil, bu kırıklarla beraber orta kolon kırığı da varsa instabil olarak kabul edilir. Manyetik rezonans görüntüleme"de posterior ligaman hasarının varlığı instabilitenin göstergesi olarak kabul edilir ve önem arz etmektedir. Genel görüş stabil olan torakolomber bileşke kırıklarında konservatif tedavi, instabil olan vertebra fraktürlerinde cerrahi tedavidir. Cerrahi tedavi seçenekleri arasında enstrümantasyon sistemlerinin gelişmesinden dolayı en sık posterior yaklaşım tercih edilmektedir ve 360 derece dekompresyon yapılmasına olanak sağlamaktadır. Fakat uygun hastalarda anterior ve anterior-posterior yaklaşımlar uygulanmaktadır. Ağrı yönetiminin iyi yapılamaması, işe dönüş süresinin uzaması, enstrümantasyon sistemlerinin gelişmesi, orteze uyum, komplikasyonlar, cerrahın tecrübesi konservatif tedavi seçeneğinden uzaklaştırmaktadır ve bundan dolayıdır ki altın standart tedavi yaklaşımı standardize edilememiştir. Anahtar Kelimeler : Torakolomber bileşke, Kırık, İnstabilite, Konservatif tedavi, Cerrahi tedavi, Hasta seçimi