Özet
Yapılan araştırmalar ışığında 65 yaş ve üstü hastaların özellikle üst servikal bölge travmalarına (ÜST) daha yatkın olduğu saptanmaktadır.
Daha genç hastalarda servikal travmalar daha yüksek enerjili kazalar sonrasında gelişse de, yaşlı hastalarda düşük enerjili travmalar yeterli
olmaktadır. Genç hastalarda orta ve alt servikal bölgeler daha sık hasar görürken, yaşlı hastalarda üst servikal bölge daha sık hasarlanmaktadır.
Yaşlı hastalarda görülen üst servikal travmalar ve bu hastalara yaklaşım, uygulanan tanı ve tedavi yöntemleri ve tedavi sonucunda oluşan
kazanım, komplikasyon ve ölüm oranları literatür eşliğinde incelendi. Travmatik ÜST’ler yaşlı hastalarda saha sık görülmektedir. Bu travmaların
düşük enerjili olması tanılarını geciktirmektedir. Tedavi yöntemlerinde tam bir fikir birliği yoktur. Cerrahi ve konservatif yöntemlerin ikisinin de
komplikasyonları ve belirli düzeyde mortalite oranları mevcuttur ve risk faktörleri literatürde istatiksel olarak belirtilmemiştir. İmmobilizasyonun
yapıldığı boyunluk ve halo uygulamaları stabil lezyonlarla sınırlanmalıdır. Stabil olmayan kırıklar cerrahi yolla sabitlenmelidir. Cerrahi uygulanan
hastalarda daha hızlı ve yüksek oranda kaynama sağlanarak, hastaların travma öncesi günlük yaşamlarına dönmeleri hızlandırılmaktadır.
Prospektif tanımlayıcı çalışmalar, bu karmaşık, sık görülen ve bazen hayatı tehdit eden patolojinin tedavisinde daha iyi bir yönergenin
hazırlanabilmesi için gerekmektedir.