Özet
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde künt travmalar, önde gelen mortalite ve morbidite nedenleridir. Bu künt travmalardan sonra
meydana gelen omurga kırıklarının oransal olarak çok daha az olmasına rağmen, hasta üzerinde sosyal olarak, ekonomik olarak ve
tıbbi olarak ciddi etkileri ve sonuçları olabilir. Omurganın post-travmatik yaralanma insidansı, tüm kemik kırıkları ile karşılaştırıldığında
%4-23 olarak belirtilmiştir. Omurga kırıklarının %96"sı torakolomber bölge kırıklarıdır ve torakolomber vertebra kırıkları da genellikle
geçiş bölgesi olduğu için torakolomber bileşkede görülür. Gençlerde genellikle yüksek enerjili travmalar sonucu gerçekleşen omurga
kırıkları, yaşlılarda osteoporoz ve yaşlanan omurga nedeni ile daha düşük enerjili travmalar sonucunda da olabilir. Omurga kırıklarının
sınıflandırılması hastanın tedavi planı açısından oldukça önemlidir. Geçmişteki sınıflandırmalar 2 veya 3 kolon stabilitesi ve yaralanma
mekanizmaları baz alınarak yapılmıştır. Bununla birlikte günümüzde daha sık kullanılan sınıflandırmalar ise posterior ligament
kompleksini ve yaralanmanın morfolojisini tanımlayıp hastanın nörolojik muayenesini değerlendiren sınıflandırmalardır. İdeal bir
sınıflandırma basit, anlaşılabilir olmalıdır ve tedavi seçeneklerini belirlemede yardımcı olmalıdır.