Türk Nöroşirürji Dergisi 2022 , Vol 32 , Num 1
Meningiomların Moleküler Alt Tiplerinin Prognoza Etkisi
İbrahim KULAÇ1
1Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye

Özet

Meningiomlar erişkinlerde en sık izlenen primer intrakranial tümörlerdir. Klinik yaklaşımda en belirleyici özellik tümörün lokalizasyonu ve histolojik derecesidir. Ancak özellikle derece 2 meningiomların (atipik) davranışlarındaki belirsizlik, histomorfolojik derecelendirmenin ihtiyacı tam olarak karşılamadığı tartışmalarını doğurmuştur. Yapılan çok sayıda çalışma meningiomların moleküler özelliklerinin tümör davranışında belirleyici olabileceğini göstermiştir. Bu konudaki öncü çalışmalar 22. kromozom kaybı ve ona eşlik eden NF2 geni mutasyonlarını gösteren meningiomları bir grup, bu değişikliklere sahip olmayan meningiomları ise ayrı bir grup olarak ele almıştır. Her ne kadar böyle bir ayrım yeterli prognostik belirleyicilikte değilse de tümörogenezin anlaşılması açısından kolay bir yaklaşım olarak düşünülebilir. Yapılan detaylı genomik, transkriptomik ve metilomik çalışmalarda meningiomların metilasyon profillerine göre sınıflandırılabileceği, dahası tüm bu özellikler kombine edilerek prognoza dair daha fazla bilgi verebilen, daha kompleks bir ayrıma gidilebileceği belirtilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü Merkezi Sinir Sistemi Tümörleri Sınıflaması"nın Aralık 2021"de erişime sunulan beşinci baskısında meningiomların moleküler özelliklerine detaylıca yer verilmekte ve CDKN2A/B delesyonu ve TERT promoter mutasyonu gibi bazı moleküler özelliklerin tümör davranışı üzerine olan etkilerinden detaylıca bahsedilmektedir; dahası bu alterasyonları değerlendirmeyi bazı özel durumlarda rutin pratikte de önermektedir. Önümüzdeki yıllarda daha fazla sayıda çalışma ile meningiomların histolojik alt tiplendirme ve derecelendirme kriterlerinin yanında moleküler özelliklerin de dahil edildiği entegre bir tanı/derece sisteminin kullanımı mümkün olabilir.