Özet
Günümüzde sürekli gelişen şant teknolojisine rağmen hidrosefali için şant takılan hastaların %70-85"i on sene içinde şant disfonksiyonu
ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu şant komplikasyonları, hidrosefali için alternatif tedavi seçeneklerini gündeme getirmiştir. Yirminci
yüzyılın başından itibaren endoskopi beyin cerrahisinde kullanılmaya başlamıştır. Son üç dekad içinde nöroendoskopik teknolojinin
gelişmesiyle birlikte endoskopik üçüncü ventrikülostomi nonkommünikan hidrosefalinin ilk tedavi seçeneği olarak kabul edilir hâle
gelmiştir. Literatürdeki endoskopik üçüncü ventrikülostomi serilerinde başarı oranları %50-%90 arasında değişmektedir. Uygun
olgularda endoskopik üçüncü ventrikülostomi, hastayı şant bağımlısı olmaktan kurtarma şansı veren son derece değerli bir tedavi
yöntemidir. Bu tedavi yöntemi, hâlen gelişimini sürdürmekte olan ve önündeki beklenen yaşam süreci uzun olan pediatrik yaş grubu
olgular için kuşkusuz çok daha önemli ve değerlidir.