Özet
Nöroşirürji literatüründe beynin venöz anatomisi konusunda daha az çalışma yapılmış ve venlere arterler kadar dikkat edilmemiştir.
Serebral venlerle ilgili erken çalışmalarda beynin lateral yüzlerine daha fazla odaklanılmış, ancak ameliyatlarda medial ve bazal
yüzeylere daha fazla dikkat edilmesi gerektiği bildirilmiştir. Serebral venlerin birbiriyle olan bağlantıları ve boyutlarındaki varyasyonların
fazla olması normal durumlarının tanımlanmasını zorlaştırmıştır. Nöroradyolojik çalışmalar arterlerden ziyade venlerin yer değiştirmesi
gibi bazı durumlarda, lezyon hakkında daha kesin lokalizasyon bilgisi verebilir. Çünkü venler, beyne arterlerden daha sıkı yapışıktır.
Arterler ise sisternler, fissürler ve sulkuslar boyunca ilerleyerek kortikal yüzeye sıkıca yapışmazlar. Venöz ağın herhangi bir şekilde
hasara uğraması hemipleji, koma ve ölümü de içeren ciddi defisitlere neden olabilir. Bu yüzden cerrahi esnasında disseksiyon
boyunca bütün venlerin korunmasına dikkat edilmelidir. Hiç kuşkusuz ki beynin mikrocerrahi operasyonları için venöz sistemin
önemini belirten daha fazla çalışmalara ihtiyaç vardır.