2Hacettepe Üniversitesi Radyoloji, Anabilim Dalı, İstanbul
3Marmara Üniversitesi Radyoloji, Anabilim Dalı, İstanbul
Özet
Arteriovenöz Malformasyon (AVM) tedavisinde nidus çapı 4 cm' den az olan (bu AVM'lerin büyük çoğunluğu Spetzler-Martin Evre III ve altıdır) grupta tedavi nispeten standardize edilebilmiştir. AVM'nin lokalizasyonuna göre farklar olmakla birlikte mikrocerrahinin, Gamma-Knife Işın Cerrahisinin (GKRS) ve embolizasyonun tedavi sonuçları yüz güldürücüdür. AVM tedavisinde günümüzde esas sorunlu grup nidus çapı 40 mm'den fazla olanlardır. Bu grup AVM'ler Spetzler-Martin Evre IV ve V'in büyük bölümünü oluşturmaktadırlar. Büyük AVM'lerde tedavi seçeneklerinden biri embolizasyon ve sonrasında Gamma-Knife Işın Cerrahisinin birlikte kullanılmasıdır. Bu prospektif çalışmada Marmara Üniversitesi Nöroşirürji Anabilim Dalı'nda embolizasyondan sonra Gamma-Knife ile tedavi edilmiş 89 AVM olgusunun tedavi sonuçları sunulmuş ve irdelenmiştir.Yöntemler: Toplam 89 hastadan iki yıllık anjiografi kontrolü bulunan 31 olgunun 30'unda (%97)AVM nidus boyutlarında değişiklik görülmüştür. AVM nidus boyutunda görülen değişiklik görülen 30 olgunun 24'ünde (%78) tam kapanma, 6'sındaysa (%19) nidus hacminde %50-80 küçülme saptanmıştır. İki yıllık kontrolü bulunan olgulardan 1'inde (%3) AVM nidus boyutunda değişiklik görülmemiştir.
Sonuç: Embolizasyon sonrası GK uygulanan olgular içerisinde 1 olgu (%1.1) Gamma-Knife tedavisi sonrası 1. yılı dolmadan intraserebral hemoraji sonrası kaybedilmiştir. Tüm AVM'ler içerisinde 3 olgu (%1)GK sonrası 1. yılları dolmadan intraserebral hemoraji sonrası kaybedilmiştir. Embolizasyon sonrası GK uygulanan hastalarda Gamma-Knife tedavisine bağlı kalıcı morbiditeye rastlanmamıştır.
Sunulan veriler, günümüzde sorunlu grubu oluşturan nidusu 40 mm'den büyük AVM'lerin tedavisinde embolizasyon ve sonrasında Gamma-Knife uygulanması seçeneğinin ilk planda düşünülmesi gereken tedavi alternafi olması gereğini desteklemektedir.