Türk Nöroşirürji Dergisi 2014 , Vol 24 , Num - Ek
Hipofiz Makroadenomları
Mustafa BERKER1, Derya Burcu HAZER2
1Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye
2Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, Muğla, Türkiye

Özet

Hipofiz makroadenomları, benign tümöral olgular olarak kabul edilseler de nörovasküler bası ve hipopituitarizm yoluyla klinik tabloyu kötüleştirebilirler. Hormon salgılama paternine bakılmaksızın kavernöz sinus tutulumu ile parsiyel ya da total oftalmoplejisi olan hastalar, kiazma kompresyonu olan hastalar, T2 ağırlıklı MR kesitlerinde apoplektik olan hastalar, üçüncü ventrikül basısı olan ve panhipopituitarzme yol açmış olan makroadenomlu olgular, gecikmeden ameliyat edilmelidir. Hipofiz makroadenomları tedavisinin yüz güldürücü olmasında seçilecek cerrahi yöntem önemlidir. İlk seferde en iyi ve en uygun cerrahi yöntemi kullanarak tümörün tam olarak çıkarılması esas hedeftir. Bu amaçla uygulanacak endoskopik makroadenom cerrahisinde komplikasyondan korunmak için, endoskopun uzun ve zor öğrenme eğrisi de gözönüne alınarak multidisipliner çalışma benimsenmeli, cerrahi öncesi nöroendokrinolojik-nöroradyolojik çalışmalar ve hastaya özgün sellatumor boyut ölçümleri gerçekleştirilmelidir.